+90 (212) 347 24 25

Benim de anlatacaklarım var!

Yüzlerce yıllık bir çocuk oyunu, eğlencesi, geleneği olan uçurtma yapmak ve uçurmak, elbette eski Beşiktaşlıların da çocukluk çağlarında tecrübe ettikleri bir etkinlikti. Kentin henüz kalabalıklaşmadığı, bugün üzerinde yüzlerce binanın yer aldığı arsaların yemyeşil çayırlıklar olduğu yıllarda, çocuklar hazırladıkları uçurtmalarını uçurmak için çok uzaklara gitmek zorunda değillerdi.

Tepesi, yamacı, vadisi ve rüzgarı bol olan İstanbul’da, neredeyse her mahallenin ideal uçurtma alanları vardı. Çocuklar daima bu alanları iyi tanır, rüzgarın yönünü hesaplar, uçurtmalarını en yükseğe çıkarmaya çalışırlardı. Beşiktaş’ın kuzey mahallelerinde oturanlar, kendilerine uygun alanlar bulma konusunda daha fazla olanağa sahipken, sahildekiler ise hemen yakınlarındaki yamaçlara tırmanmayı tercih ederlerdi.

Levent, Etiler ve Akatlar civarında yaşayanların başlıca uçurtma alanları, günümüzde üzerinde Turizm Otelcilik Lisesi ile Akmerkez adlı kompleksin bulunduğu geniş arazi, Nisbetiye Caddesi’nin devamında Çamlık ismiyle bilinen mevki, Ebulula Mardin Caddesi’nin geçtiği ve üzerinde Şişli Terakki Lisesi ile Pakmaya Sitesi’nin bulunduğu yamaçtı. 4. Levent’te oturan çocukların bu şekilde tanımlanmış bir alana ihtiyaçları yoktu çünkü kuzey rüzgarlarına açık olan mahallenin dört bir tarafı, çoğu bankalara ait geniş arazilerle çevriliydi.

Boğaziçi köylerinin çocukları ise, yaşadıkları muhitlerde rüzgarın güçlü estiği alanlara giderlerdi. Örneğin Ortaköylü çocukların iki esaslı uçurtma alanından biri, Ortaköy Deresi’nin devamında yer alan maşatlık, yani Yahudi mezarlığının olduğu bölge; diğeri ise Yıldız tarafında Orhaniye Kışlası’nın kurulduğu yamaçtı. Kuruçeşme’de yaşayan çocuklar, bugün üzerinde Ulus Parkı’nın bulunduğu tepeye, Arnavutköylüler çilek tarlalarının uzandığı yükseklere, Bebekliler ise ya Küçük Bebek Deresi’nin aktığı yamaca ya da Çamlık mevkiine tırmanırdı.

Bilhassa bahar aylarının en eğlenceli etkinliklerinden biri olan uçurtma yapmak ve onu göklerde süzülürken idare edebilmek, bugünkü çocukların pek bilmediği özel bir maharet gerektirirdi.

Vartaris Benlioğlu’yla 18 Ocak 2018 tarihinde Kurtuluş’ta yapılan sözlü tarih görüşmesi.
Atacan Türk’le 14 Temmuz 2021 tarihinde Levent’te yapılan sözlü tarih görüşmesi.
Simin Arat’la 13 Ağustos 2021 tarihinde Balmumcu’da yapılan sözlü tarih görüşmesi.
Feridun Çini’yle 24 Kasım 2021 tarihinde Mecidiye’de yapılan sözlü tarih görüşmesi.

Fotoğraflar, Belgeler, Kupürler