Beşiktaş’la özdeşlemiş Cumhuriyet dönemi edebiyatçılarından Behçet Necatigil 1916’da Fatih’te dünyaya geldi. Henüz 6 yaşındayken annesini kaybetti fakat babasının ikinci evliliğini gerçekleştirmesinin ardından Karagümrük’te yaşayan anneannesinin yanına taşındı. Kısa bir süre sonra anneannesini de kaybedince, mecburen babasının Vişnezade’deki konağına geri döndü. Böylece yolu, hayatı boyunca bir parçası olacağı Beşiktaş’a düşmüş oldu.
1923’te Beşiktaş’ta Cevri Kalfa Mektebi’ne başladı. Babasının görevi nedeniyle, beşinci sınıftayken Kastamonu’ya taşınmak zorunda kalınca ortaokula da bu kentte yazıldı. Ancak arayı fazla açmadan Beşiktaş’ına geri döndü, Kabataş Erkek Lisesi’ne devam etti ve 1936’da bu okuldan mezun oldu. Ardından İstanbul Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nü tamamlayan Necatigil, edebiyat öğretmeni olarak Kars’ta, Zonguldak’ta ve İstanbul’da orta ve yükseköğretim kurumlarında uzun yıllar görev yaptı. Edebiyatla dolu yaşamı 1979’da İstanbul’da sona erdi.
Edebiyata ve şiire küçük yaşlarından itibaren ilgi duyan Necatigil, ilk şiirlerini henüz ilkokul sıralarındayken kaleme almaya başlamıştı. 1935’te Varlık dergisinde yayımlanan Gece ve Yas adlı şiirinin ardından, pek çok eseri ömrünün sonuna dek süreli yayınlar, kitaplar, çeviriler, radyo ve tiyatro oyunları aracılığıyla topluma ulaştı. Ölümünün ardından, tüm eserleri Ali Tanyeri ve Hilmi Yavuz tarafından 7 cilt halinde yayınlandı.
Necatigil, Beşiktaş’la özdeşleşmiş eserlerinden birine Barbaros Meydanı ismini vermişti:
Biliyorum, ayıp be manasız
Ama peşlerinden gidiyorum
Gezmeye çıktıkları vakit
Ana kız.
Utanır da belki
Anasının sırtındaki
Yeldirmeden,
Kız bir adım önde gider
Sezdirmeden.
Beşiktaş’ta Barbaros Meydanı
Sağı anıt, solu türbe
Ortası kare şeklinde,
Parkıdır yoksulların
Bilhassa yaz ayları.
Fidanların, meydanların önünde
Yontulu taşlar çepçevre.
Yer yer banklar konulmuş
Meydana dolmuş millet,
Sıra sıra oturmuş.
Ah genç kız kalbi,
Sıralara bakar elbet.
Meydanın ilerisi deniz kıyısı
Karaya çekilmiş kayıklar,
İskele gazinosu yanda
Sulara dökülmüş ışıklar,
Üsküdar şu karşısı…
O nemli topraklara
Ana çöker yorgun argın
Kalmış gözü arkada
Kendi ayakta kızın.
En gürültülü şarkılar
Çalarken plakta,
Onlar orda oturur
Denize bakarlar
Avunmaya muhtaç gençlik
Ey kız anası ihtiyarlar,
Ey denizlerden esen serinlik.
Behçet Necatigil’in ismi vefatının ardından Türkali mahallesinde bir zamanlar oturduğu ve Eski Sokak adlı şiirine ilham olan Camgöz Sokak’a verilirken, heykeli ise Vişnezade Parkı’ndaki Şairler Sofası’na, bugün hayatta olmayan eski dostlarının heykellerinin yanına dikildi.
Ayşe Sarısayın, Beşiktaş Yollar ya da Anılar Boyunca, 2. bs. (İstanbul: Heyamola Yayınları, 2010).
Behçet Necatigil, Eski Sokak, haz. Selahattin Özpalabıyıklar (İstanbul: YKY, 2008).
Ayşe Sarısayın’la 2 Temmuz 2021 tarihinde Cihannüma’da yapılan sözlü tarih görüşmesi.