Ortaköy esnafının sıra sıra dükkanlarının yer aldığı köyün esas pazaryeri, günümüzdeki adıyla Eski Bahçe Sokak’ta bulunan Yahudi Çarşısı olsa da, 50’li yılların ikinci yarısında burada belediye tarafından küçük bir pazaryeri daha açıldı. Sahilden Dereboyu Caddesi’ne girince hemen sağ taraftaki Dere Çıkmazı Sokak’ın bulunduğu boş alanda kurulan bu çarşı, Ortaköy Deresi’nin taşkınlarından zarar gören ve birçoğu seyyar olan satıcıları korumak, onları baraka biçimli küçük dükkanlarda bir araya getirmek için planlanmıştı.
Derenin iki yanına inşa edilmiş evlerde oturan ve buradaki dükkanlarda çalışan Ortaköylüler, yıllardır dere taşkınlarından mustarip olmuş, konutlarını ve işyerlerini su bastıkça onlar da şikayetlerini basın yoluyla dile getirmeye çalışmışlardı. Yüzyılın ortasında derenin aşağı yukarı Bulgurcu Sokak girişinden Tramvay Caddesi’ne kadar uzanan kısmı tonozla kapatıldı ve sorun kısmen giderilmiş oldu. Ne var ki yağışın yoğun olduğu zamanlarda dere taşmaya devam ettikçe esnafın da mağduriyeti sürüp gitti. Bunun üzerine belediye, Hüsrev Kethüda Hamamı ile Pastör Hastanesi Başhekimi Alber Aşer’in evinin arkasındaki eski bostanlık alana bir pazaryeri kurmaya karar verdi.
Dere boyunda iş yapan bazı küçük dükkanlar ve seyyar satıcılar, U şeklinde tek katlı barakalardan oluşturulan bu pazaryerine taşındı. Ortaköylülerin belleğinde Belediye Çarşısı ismiyle yer eden bu alanda bakkal, manav, berber, tatlıcı, bobinaj ve trikotaj dükkanları, kırtasiye, oyuncakçı ve bir kahvehane vardı. Yaklaşık yirmi yıl faaliyet gösteren bu çarşı kaldırıldıktan sonra, yerine 90’lı yıllarda Beşiktaş Belediyesi tarafından, mimar Erhan İşözen’in çevre dokusuna uygun, çağdaş bir stilde tasarladığı çok amaçlı bir kültür merkezi inşa edildi.
Emilios Kumvopulos ile 17 Temmuz 2020 tarihinde Mecidiye’de yapılan sözlü tarih görüşmesi.
Ehat Can’la 24 Aralık 2020 tarihinde Balmumcu’da yapılan sözlü tarih görüşmesi.