Yaygın tabirle “doğma büyüme” olmasa da, ömrünün bir kısmını geçirdiği Arnavutköy’le sık sık anılan aktör, senarist ve yönetmen Tuncel Kurtiz, 1936 yılında Kocaeli’nde dünyaya geldi. Çocukluğu ve ilköğrenim yılları, babasının önce nahiye müdürü, daha sonra kaymakamı olduğu ilçelerde geçti. Kırıkkale, Reşadiye, Kandıra, Pasof, Silifke, Tarsus ve Gediz babasının görev yaptığı yerlerdi. Bir ilçeden diğerine çıkan tayinlerin arasında, babası Vâlâ Kurtiz elde ettiği bir burs sayesinde ailesiyle birlikte ABD’ye gitmeye karar verince, Tuncel Kurtiz de 1946’da dünyanın öte ucunu görme şansı buldu.
Türkiye’ye döndükten sonra Haydarpaşa Lisesi’ne devam etti ve bu okuldan mezun oldu. Küçük yaşta yaptığı seyahatler ve edebiyata karşı gelişen merakı, Tuncel Kurtiz’in gelecekteki yazın ve sinema kariyerine ışık tutan önemli ayrıntılardı. Nitekim Hukuk Fakültesi’ne yazılsa da, kısa sürede bu bölümden ayrılıp İngiliz Dili ve Filolojisi Bölümü’ne devam etmeye karar verdi. Bu yıllarda yazdığı hikayeler edebiyat dergilerinde yayımlanmaya başlamış, bunları kaleme aldığı ve çevirisini yaptığı tiyatro oyunları takip etmişti. İlk oyunculuk tecrübesini ise 1953’te kurulan Gençlik Tiyatrosu’nda yaşamış, ardından Dormen Tiyatrosu’nun sahnesine çıkmıştı.
1960’ların başında Haldun Dormen’le ve Muhsin Ertuğrul’la çalışan, arkadaşlarıyla birlikte zor şartlar altında Anadolu turnesine çıkan, bir yandan sanatını yaşatıp bir yandan da geçimini sağlamaya çalışan Kurtiz, o yıllarda tiyatroların yaşadığı mali sıkıntılar nedeniyle sinema sahnesine geçmek zorunda kaldı. Bu transferde, üniversite yıllarından arkadaşı olan Yılmaz Güney’in etkisi büyüktü. 1964-1966 aralığında yirmiden fazla filmde rol aldı ve kısa sürede beğenilen bir karakter oyuncusu oldu. Yine de tiyatrodan hiç vazgeçmedi ve rol aldığı sinema filmleri onu tiyatro sahnesinden indirmeyi başaramadı. İstanbul’da, Ankara’da ve İzmir’de sanatçı arkadaşlarıyla bin bir zorluk içinde sahneleyecekleri oyunlara mekan aradılar, sponsorlar buldular, yasaklarla karşılaştılar ama pek çok sorunun üstesinden geldiler.
60’lı yıllarda rol aldığı onca filmin ardından, 1970’te Yılmaz Güney’le birlikte Umut filminde oynadı. Ertesi sene ise bu filmi temsil etmek üzere Cannes Film Festivali’ne gitti ve böylece birkaç yıl sürecek Avrupa’daki serüveni başladı. 1978’de Türkiye’ye dönerek Kanal ve Sürü filmlerinde oynadıktan sonra 1979’da ilk yönetmenlik ve senaristlik tecrübesini Gül Hasan ile yaşadı. Bu film, Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde En İyi Senaryo Ödülü’ne layık görüldü. 80’li yıllarda Avrupa’daki yaşamına geri dönen Kurtiz, burada Alman, Avusturya, İsveç, Norveç yapımı filmlerde ve televizyon dizilerinde rol aldı, hem Türklerin hem de Avrupalıların doldurduğu tiyatrolarda sahneye çıkmaya devam etti. 90’lara gelindiğinde ise Türkiye’ye geri döndü ve 2010’lara kadar sinema filmleri ve dizilerde önemli roller aldı. Böylece gençlik yıllarının sanat çevresinde elde ettiği başarıya, artık yakın dönemin televizyon dünyasında ulaştığı popülerliği de eşlik etmeye başladı. 80’li ve 90’lı yıllarda dünyaya gelen pek çok sinemasever, rol aldığı ve yönettiği eski yapımlarını izlemeseler de, televizyonun renkli ekranında onu hayranlıkla seyretme şansını yakaladılar.
Tuncel Kurtiz’in türlü sıkıntılarla, koşuşturmayla, geçim derdiyle fakat bir o kadar da neşeyle, estetikle ve yaratıcılıkla dolu yaşamının 60’lı yılları Arnavutköy’de geçti. İngiliz Dili ve Filolojisi Bölümü’nde okuduğu 1958’de, kendisine Aya Strati Taksiarhi Rum Ortodoks Kilisesi Vakfı’na ait bir ev kiraladı. Gençlik yılları bu evde, eşi ve dostlarıyla sürekli çalışarak, üreterek, geliştirerek, elbette bir yandan da eğlenerek geçti. 1971’e kadar Arnavutköy’de geçirdiği dönemde, sinema ve tiyatronun yanında edebiyat dünyasından da pek çok önemli isimle birlikte oldu.
Kariyeri boyunca sinema alanında önemli ödüllere layık görülen Tuncel Kurtiz, 2011’de 48. Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde Yaşam Boyu Onur Ödülü aldı. Türk tiyatrosu ve sinemasının tarihinde silinmeyecek bir yer edinen Kurtiz, 29 Eylül 2013’te Etiler’deki evinde hayata gözlerini yumdu.
Ergin Sander’le 25 Kasım 2021 tarihinde Etiler’de yapılan sözlü tarih görüşmesi.
Berat Günçıkan, “Tuncel Kurtiz: Bir Çocuk Adam…”, Cumhuriyet Dergi, s. 464, 12.02.1995.