Sutopunun Türkiye’deki tarihi Cumhuriyet’le başladı. İlk sutopu maçı, 1931 yılında hizmete giren Büyükdere Yüzme Havuzu’nda düzenlenirken, bu yıllarda sutopu takımı bulunan kulüpler Galatasaray, Beykoz, Beylerbeyi, Fenerbahçe, Güneş ve İstanbul Spor Kulübü’ydü. Ayrıca denize kıyısı olan veya denizciliğe önem veren bazı okullar da sutopu takımları kurmuştu. Okullar arası turnuvalar, dönemin gazetelerine yansıyan haberlere göre, kulüplerin karşılaşmaları kadar heyecanlı ve çekişmeli oluyordu. Kuleli Lisesi, 30’lu yıllarda sutopunda öne çıkan okulların başındaydı.
1934’e gelindiğinde, Türkiye sutopunda bir milli takım oluşturacak kadar tecrübeye ve sporcuya sahip olmuş, ilk maçına Ağustos 1934’te Sovyetler Birliği’nde düzenlenen turnuvada çıkmıştı. O yıllarda büyük ilgi gören ve atlamadan küreğe kadar çeşitli dallarda hızlı bir gelişim gösteren su sporları içinde artık sutopu da kendisine önemli bir yer edinmişti. Hatta İzmir’de, Adana’da ve Balıkesir’de de açılan yeni havuzlarda yerel turnuvalar düzenleniyordu. Ne var ki, sutopunun durgun bir suda oynanması gerekirken, henüz İstanbul’da yeterli sayıda havuz yoktu. İmdada, önce 1934’te açılan Moda Deniz Kulübü’nün, ardından da 1937’de Şeref Stadı’nın ve 1943’te Lido’nun hizmete giren havuzları yetişti. Böylece Beşiktaş sahilleri kısa süre içinde iki havuza birden kavuşmuş, Beşiktaş JK’nın su sporları faaliyetlerini yeniden canlandırmasının yanında, Bebek’teki Galatasaray SK ile yeni kurulan İstanbul Yüzme İhtisas Kulübü’nün çalışmaları bu alana önemli bir hareketlilik getirmişti.
Çırağan’daki ve Ortaköy’deki her iki havuz da Boğaz’ın soğuk sularıyla dolduruluyordu. Ancak sutopu antrenmanı ve maçı yapılan yerler bunlarla sınırlı değildi. Zira Beşiktaş gibi bir ucundan diğerine berrak bir denize sınırı olan muhitte, yüzme ve su sporları meraklılarına havuz ancak sınırlı bir keyif verebilirdi. Bu nedenle, aslında durgun bir su isteyen sutopu faaliyetleri, zaman zaman Boğaziçi’nin akıntılı sularına kurulan sahalarda da yapılmıştı. Kaleler şamandıralara bağlanıyor, ayrıca kayıklarla “sahanın” çevresinde bulunan kişiler bu kalelerin fazla yerinden oynamamasını sağlamaya çalışıyorlardı. Boğaz sularındaki bu sutopu sahaları, Bebek’te Galatasaray SK’nın, Ortaköy’de ise İstanbul Yüzme İhtisas Kulübü’nün tesislerinde kurulurdu.
60’lı yıllara gelindiğinde, Beşiktaş iki havuz daha kazandı. Bunlardan biri, Bebek’ten ayrılan Galatasaray Denizcilik Şubesi’nin Kuruçeşme Adası’ndaki yeni tesisinde yine denizin içine kurduğu havuz; diğeri ise, İstanbul Yüzme İhtisas Kulübü’nün Ortaköy’deki yeni tesisi içinde açılan havuzdu. Böylece Şeref Stadı ile Lido, yıllardır su sporları alanında verdikleri hizmetlerden artık çekilmeye başlamış, su topçular ise daha profesyonel tesislere kavuşmuştu.
20. yüzyılın ikinci yarısı boyunca, kentin Avrupa yakasındaki bu iki tesis su sporlarına önemli katkılar sunarken, Galatasaray SK, İstanbul Yüzme İhtisas Kulübü ve Adalar Su Sporları Kulübü sutopu alanında en başarılı kulüpler olmayı başardılar.
İstanbul Yüzme İhtisas Kulübü 50. Altın Yıl, ed. Türköz Erdoğuş (İstanbul: 1993), 40-165.
“Tarihçesi”, Türkiye Sutopu Federasyonu, http://sutopu.gov.tr/tarihcesi/ [27.05.2021].
“Su Sporları”, Beşiktaş Jimnastik Kulübü, https://bjk.com.tr/tr/haber/32062/su_sporlari.html [27.05.2021].
“Su topu”, Haber, 06.08.1938.
“Galatasaray - Kuleli sutopu”, Cumhuriyet, 17.08.1939.
“Türkiye yüzme birinciliği”, Vakit, 01.09.1939.
“Sutopu lig maçları”, Cumhuriyet, 17.09.1954.