Beşiktaş JK tribünlerinin 70’li yıllardaki meşhur amigosu Şeref Yılmaz, 1948’de Şişli’de dünyaya geldi. İlk ve ortaöğrenimini, yaşadığı mahalledeki Mahmut Şevket Paşa İlkokulu ile Talat Paşa Ortaokulu’nda tamamladı. Henüz ortaokul çağındayken çalışıp harçlığını çıkarmaya başlayan Yılmaz, aynı dönemde bir yandan da amatör düzeyde futbol oynuyordu. 1965 yılında Şişli Hürriyet SK formasıyla İstanbul 2. Amatör Ligi’nde top koşturdu, hatta bu ligde şampiyonluk sevinci bile yaşadı.

Çocukluk yıllarında ağabeyi Hüseyin Yılmaz vesilesiyle Beşiktaş JK’yı tanıdı, Beşiktaşlı oldu. 1955’te, ağabeyinin elinden tutup, o zamanki ismiyle Mithatpaşa Stadı’nda seyrettiği ilk maça gidene kadar, Beşiktaş’ı yalnızca radyodan takip edebilmişti. Dolmabahçe’de seyrettiği ilk maçları hayal meyal hatırladığını anlatan Yılmaz’ın, kendi tabiriyle her anını net olarak anımsadığı ilk maç ise, 27 Kasım 1958 günü ağabeyiyle birlikte tribündeki yerini aldığı Beşiktaş ile Real Madrid arasında yapılan UEFA Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupası maçıydı. 1-1 sona eren ve onu çok etkileyen bu maçın ardından, onun Şişli ile Dolmabahçe arasındaki yolculukları ve stadyumun tribünlerinde geçirdiği günlere her geçen yıl hızla arttı. Yılmaz’ın küçük bir çocuk olarak 50’li yılların ortasında Dolmabahçe’de başlayan taraftarlık serüveni, 1970’lerin başında Kapalı Tribün’ün beton seti üzerine çıkıp arkadaşlarıyla birlikte binlerce kişiyi yönlendiren muteber bir amigoya dönüşmesiyle başka bir evreye girecekti.

50’li yıllarda Beşiktaş tribünlerinde taraftarlara liderlik eden (Kafa) Sabahattin Çayır’ın, (Cırto) Selahattin Küpçü’nün, Sedat Kesen’in, Coşkun Ergun’un, Emin Bengisu’nun 1960’ların ortasında artık bu görevi gençlere devretme vakti gelmiş; onların ardından bayrağı (Tatava) Cengiz, (Arap) Bahattin Bilsal, “Şeytan” Fahri, “Pehlivan” gibi gençler almıştı. Şeref Yılmaz da kendisinden birkaç yaş büyük olan bu “genç” amigoları tanıyor, maçlara onlarla birlikte gidip geliyordu. Hem bu ahbaplık ve Beşiktaş tutkusu hem de yıllarca stadyumda taraftarlar üzerine yaptığı gözlemler, ona da 1971 itibariyle ağabeylerinin yanında Kapalı Tribün’ün liderlerinden biri olmaya giden yolu araladı. Amigoların tribündeki yerleşim planına göre, ona gösterilen ilk yer Kapalı Tribün’ün denize yakın olan tarafıydı. Kısa bir süre sonraysa tribünün ortasında, bilenlerin hatırlayacağı o daracık beton setin üzerinde, sırtında takım elbisesi ve her zamanki “beyefendi” görünümüyle Beşiktaşlıların belleklerinde yer eden amigolardan biri oldu.

1971’den 80’li yılların ikinci yarısına kadar, yalnızca Dolmabahçe’deki değil, rakip takımların stadyumlarından Spor Sergi Sarayı’ndaki maçlara kadar Beşiktaşlı taraftarların değer verdikleri liderlerinden biri olan “Amigo Şeref” de, yüzyılın sonunda bu görevini ardından gelen gençlere bıraktı. 2000 yılında Beşiktaş JK çatısı altında profesyonel görevler de üstlendi. Yaşamı boyunca yalnızca taraftarlarla değil, kulübün yöneticileri ve sporcularıyla da daima yakın ilişkileri bulunan, bir zamanlar yolu Beşiktaş JK’dan geçip kendisiyle tanışmış olan herkesin sevgiyle andığı Şeref Yılmaz, 13 Ocak 2022 tarihinde deneyimlerini ve hatıralarını paylaştığı sözlü tarih görüşmesiyle Beşiktaş Yerel Tarih Projesi’ne de çok değerli katkılar sundu.

Şeref Yılmaz’la 13 Ocak 2022 tarihinde Şişli’de yapılan sözlü tarih görüşmesi.