+90 (212) 347 24 25

Benim de anlatacaklarım var!

Beşiktaş tribünlerinin, kimi kaynaklara göre “ilk” amigosu Sabahattin Çayır, 1931 yılında dünyaya geldi. Kendisi “doğma büyüme” Beşiktaşlı olduğu gibi, ailesi de kuşaklardır Beşiktaş’ta yaşıyordu. Çayır’a “kafa” lakabı, Beşiktaş’ın genç takımında futbol oynadığı yıllarda, hava toplarındaki hakimiyeti ve başarılı kafa vuruşları sayesinde yakıştırılmıştı.

Köyiçi’nde manavlık yapan Çayır, özellikle 50’li ve 60’lı yıllarda Beşiktaş tribünlerinin sevilen bir amigosuydu. Kimilerine göre, tribünlerdeki taraftar gruplaşmaları sporda şiddeti ve fanatizmi körüklüyor ve bu işin başını çekenlere türlü ayrıcalıklar sağlıyordu. Bu görüşün doğruluk payı olup olmadığı bir yana, Sabahattin Çayır 2003 yılında kendisiyle yapılan bir röportajda, 20. yüzyılın ortasındaki taraftarlık kültürünün günümüzün holiganizminden çok uzak bir yerde olduğunu anlatmıştı:

“Biz eski taraftarlar daha bağlı, daha kenetlenmiştik. O zamanlar futbol da, taraftarlık da farklıydı. Bugün herkes daha hırslı, her şeyin başı kazanmak oldu. 1962-1963 senelerinde, Fenerbahçe ve Galatasaray tabutlarını tüm İstanbul’da dolaştırmıştık. O zamanlar döner bıçakları, kavgalar yoktu. Deplasman maçlarına 4-5 otobüs götürürdük. Parası olan, olduğu kadarını öderdi, olmayan ödemezdi. Taraftarlık böyle bir şeydi.”

Kendisiyle ilgili anılarda, başta “Baba Hakkı” (Yeten) olmak üzere, Beşiktaşlı futbolcularla yakın bir ilişkisi, taraftarlar üzerinde de önemli bir saygınlığı olduğu anlatılan Kafa Sabahattin, henüz 50’li yıllarda Beşiktaş JK’nın kongre ve divan üyesi de olmuştu. Hatta 60’lı yılların sonu itibariyle, zaman zaman kulüp yönetimleriyle ters düşmüş, kimi yöneticiler kendisiyle mesafeli durmaya çalışmıştı. Yine de Çayır’ın da bir üyesi olduğu eski amigolar, arkalarındaki taraftarları yöneticilere karşı topluca küfür ve hakaret etmeye teşvik etmezlerdi.

1984 yılında Süleyman Seba’nın Beşiktaş JK başkanlığına gelmesiyle birlikte Kafa Sabahattin de yavaş yavaş tribünlerden çekildi. Ancak ne kulüp üyeliğinden ne de Beşiktaş tutkusundan vazgeçti. Zaten uzun yıllardır dükkanı bulunan, eski adı Demirciler Sokağı, yeni ismiyle Şair Leyla Sokak’taki Şöhretler Köftecisi’ni işletmeye devam etti. Bu köfteciyi, duvarlarına astığı fotoğraf, resim ve posterlerle adeta bir müzeye dönüştürdü ve hem Beşiktaşlıların hem de yolu Beşiktaş’tan geçenlerin sık sık uğramaktan, içeride yemek yemekten ve duvarlardaki kulüp tarihini uzun uzun incelemekten keyif aldıkları bir yere dönüştürdü.

Beşiktaş tribünlerinin ilk amigosu “Kafa Sabahattin” Haziran 2012’de hayata gözlerini yumdu. Anıları İnönü Stadyumu’nun tribünlerinde, köftecisi ise Beşiktaş Köyiçi’ndeki aynı yerinde yaşamaya devam ediyor.

Burçin Belge, “Aynalı Fırının Ekmeği, Valide Çeşmenin Suyu”, Bianet, 31.05.2003.
“65 Yıllık Emek: Şöhretler Müzesi”, Gazete Beşiktaş, s. 65, 31.03.2004.
Faik Gürses, Gürel Yurttaş, Süleyman Seba - Eski Dostlar, Anılar (İstanbul: Poseidon Yayınları, 2019), 256.

Fotoğraflar, Belgeler, Kupürler