+90 (212) 347 24 25

Benim de anlatacaklarım var!

1933’te kapılarını açan Şeref Stadı, yarım asrı aşkın süre boyunca hem Beşiktaş JK sporcularına hem de sayısız İstanbulluya sunduğu hizmetlerin ardından, 1986 sonbaharında yıkıldı. Yerini lüks bir otele terk eden kentin bu benzersiz tesisi, toprak sahası ve havuzuyla futbolcuların, atletlerin, basketbolcuların ve yüzücülerin yıllar boyu idmanlarına, çoğu Beşiktaş sakini sporseverlerin ise onları seyrettikleri Boğaziçi’ne nazır tribünlerine ev sahipliği yapmıştı.

1947’de İnönü Stadyumu’nun açılışından sonra, zaman zaman 2. lig maçlarının ve mahalli müsabakaların oynandığı Şeref Stadı sahası, yıkıldığı tarihe kadar Beşiktaşlı sporcularına antrenman tesisi olmayı sürdürdü. 1986’da buraya önce bir devlet konukevi, ardından da otel inşası kararı alınınca, siyah beyazlı oyuncular apar topar Fulya’daki yeni tesislerine taşınmak zorunda kaldılar.

Stat yıkılmadan önce, vakti zamanında burada ter dökmüş ve artık emekliye ayrılmış sporcular arasında bir veda maçı düzenlendi. Aralarında Hakkı Yeten’in, Cihat Arman’ın, Lefter Küçükandonyadis’in, Hüseyin Saygun’un ve Fikret Kırcan’ın da olduğu Şeref Stadı’nın unutulmaz futbolcuları, 12 Eylül 1986 günü stadın jübilesini yapmak için bir araya geldiler. Beşiktaşlı futbolcular ise, stadın emektar toprağı üzerinde son antrenmanlarını 7 Ekim günü yaptıktan sonra, bir daha geri dönmemek üzere Şeref Stadı’ndan ayrıldılar.

Toprak zemininde, taş duvarlarında, açık tribünlerinde, derme çatma havuzunda kentin ve kentlilerin nice hatırasını taşıyan Şeref Stadı, bu sembolik vedadan sorna İstanbullularla Boğaziçi’ni birbirinden ayıran yüksek duvarların ardında tarihe karıştı.

“Bu ‘şeref’ artık onlara ait”, Milliyet, 13.09.1986.

Fotoğraflar, Belgeler, Kupürler